Yazı dili ise konuşulan ortak dilin yazışmalarda kullanılması, bilim ve sanat eserlerinin bu ortak dille yazılması sonucu ortaya çıkan dildir. Türk dilinin konuşma dili olarak tarihi çok seki çağlara uzanırken ilk yazılı ürünleri 8.yüzyıla aittir. Bu açıdan bakıldığında bir dilin gelişiminde temel olan konuşma dilidir. Yazı dili ise medeniyet dilidir. Tarih boyunca ancak medeniyeti, kültürü, edebiyatı olan kavimlerin yazı dilleri oluşmuştur. Konuşma dili ve yazı dili arasında dilbilimsel farklılıklar görülür:
1.Kod: Sözlü anlatım sözlü iletişim kodunu kullanır ve sözlü anlatım bir kişi tarafından söylenene, kulağa yönelik bir iletişim aracıdır. Yazılı anlatım ise grafiksel iletişim kodunu kullanır. Grafiksel anlatımla yazılmış ve okumaya elverişli bir anlatım türüdür.
2.Dil Kullanımı Açısından Farklar: Konuşma dili kullanılan sözcük sayısı bakımından çok zengin değildir. Bitmemiş ya da yarıda bırakılmış cümleler, gereksiz yinelemeler, ana konudan ayrılma, şatafatlı cümleler ve sıfat bakımından fakir anlatımlar konuşma dilinde karşılaşılabilecek aksaklıklardır. Yazılı anlatımda dil kullanımı daha özenlidir. Oldukça gelişmiş bir söz dizimi, zengin bir söz dağarcığı vardır. Yazılı anlatımda yazar imla ve sözcükler üzerinde yetki sahibidir; sözlü anlatımdaki gibi doğaçlama durumu yoktur. Yazılı anlatımda yazarın metni oluşturabilmesi için yeterli zamanı vardır. Düzeltme, ekleme veya çıkarma yapabilir.
3.Sözceleme Durumu: Sözceleme sırasında bir söylemdeki eksiklikler ya da yanlış anlaşılmalar ses tonuyla, mimiklerle ya da yeniden söylemelerle düzeltilebilir. Yazılı anlatım metni ise kendi içinde değerlendirilmelidir.
4.İletişim-Geri Bildirim: Sözlü anlatım için doğrudan iletişimden söz edilir. Sözlü dilde dinleyici konuşmaya katılabilir ya da hiç karışmayabilir. Konuşmacı konuşmasını muhatabına göre şekillendirebilir. Bağlamda kalma zorunluluğu olmadığından -eksik durum olması halinde- konuşmasını genişletebilir. İletişimin sağlanmasında her iki tarafın birbirine cevap vermesi yazılı anlatım için geçerli değildir.
5.Vurgu-Beden Dili: Sözlü dilde farklı jestlerin kullanımı ve dinleyici ile yüz yüze olunması bu anlatım için yardımcı bir fizikî durumdur. Konuşma dilinde anlatımı güçlendiren vurgulama, yineleme, tonlama gibi olumlu özellikler mevcuttur. Yazılı anlatımda vurguyu sağlamak için ise noktalama işaretleri kullanılır.
6.Kalıcılık: Yazı dili, sözlü anlatımın kalıcı olmasına yönelik bir etkinliktir.
7.Mekan ve Zaman: Sözlü dilde mekan farklı olsa bile, bildirinin üretim ve tüketimi aynı zaman diliminde olur. Yazılı dilde mekan ve zaman bakımından farklılık söz konusudur. Metnin üretimi ve tüketimi farklı zamanlarda gerçekleşir
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.